KÜÇÜK GURME
Herkesin mesleğine ya da ilgi duyduğu konuya başlama
hikayesi vardır. Bu yazımda size TATLI DÜŞLER’e, yani bu blogun konusu olan
kurabiye, tatlı ve pasta işlerine nasıl ilgi duymaya başladığımı anlatacağım.
İşte benim hikayem:
Hayatta herkesin bir düşü olmalıymış; onu hayata bağlayan
bağları koptuğu zaman tekrar yaşama döndüren. Benim en büyük düşüm oğlum…
Daha yirmi sekiz aylık olmasına rağmen; “Anne ben bundan yiyicem”,
“Bunu da yapalım anne nolur” diyerek, eline mikseri, tepsiyi ,kepçeyi alıp işe
koyulan bir oğlum var benim.
İşte benim ilk TATLI DÜŞÜM o.. Onun sayesinde “Neden olmasın
ki? Neden yeteneğimi değerlendirip, iki TATLI DÜŞÜMÜ birlikte büyütmeyeyim ? “ dedim
ve kolları sıvadım.
O benim ilham kaynağım. Çalışma şevkim. Daha küçücük
olmasına rağmen; “Anne hadi bundan yapalım” deyip beni çalıştırıyor. Eğer
yaptığım kurabiyelerin ya da tatlıların lezzetini beğenmezse, “Anne ya..Bunu
beğenmedim. Çok kötüüüü” diyerek yenisini yaptırıyor. Ben de onun sayesinde
deneme yanılma yoluyla en güzeli buluyorum. Yani o benim küçük gurmem.
Kimbilir belki birgün, yani büyüdüğünde annesinin yolunda
gider. Benim tamamlayamadığım hayalleri tamamlar.
Şimdi belki inanmayacaksınız; Ama benim küçük
dev adamım, birlikte internetten değişik yemek ve tatlı pasta fotoğrafları
bakarken ( ikimizin ortak zevki bunlarla ilgili videoları izlemektir) bana yol
gösterir ya da beğendiklerini yapmam için bana psikolojik baskı yapar.
Bir örnek vereyim: Yakında bu siteden beğeninize sunacağım
Şeftali Kurabiye ile beni ilk tanıştıran odur. İlk Şeftali Kurabiyemi onun ısrar
ve baskıları sonucu doğum gününde yapmışımdır.
Kısacası; şu anda siz
bu sitede, bu satırları okuyorsanız, bunun mimarı canım oğlumdur. Allah
herkesin evladını kendine bağışlasın. Kimseyi evlatsız, evlat acısıyla baş başa
bırakmasın. Allah onların eksikliğini göstermesin.
Saygılarımla
Filiz Hanım sanırım bundan sonra oğlunuzla birlikte aynı tatlı düşleri göreceksiniz ve düşlerinizin tadlarını bizimle paylaşacaksınız
YanıtlaSil